Bugün, bir taraftan 251 vatandaşımızı bir gecede kaybetmenin hüznünü tekrar yaşarken, diğer taraftan da dünyada eşine az rastlanır bir direnişe şahit olmanın gururunu yeniden yaşıyoruz. Hüzün ve gururun aynı anda yaşandığı bugünde, tekrar ifade etmemiz gerekir ki tarihimiz boyunca kazandığımız her zaferin arkasında büyük fedakârlıklar olmuştur.

Kurtuluş Savaşımızda evladının üzerindeki örtüyü, ıslanıp bozulmasın diye top mermisinin üzerine örttüren bağımsızlık aşkı, asil Türk Milletinin kanına işlemiş; aynı cesaret ve özveri örneği 15 Temmuz gecesi, hain darbe girişimine karşı da gösterilmiştir.

Darbeci hainlerin ölüm kusan silahları karşısında milletimiz canından; kimi zaman canından daha çok değer verdiği evlatlarından vazgeçmiş ancak vatanına namahrem elinin değmesini müsaade etmemiştir. Yüreklerinin tam ortasına dayanan namlulara, imanıyla karşı çıkmıştır. Hain darbe girişimi karşısında halkımız sokaklara, meydanlara inerek, havalimanlarını doldurarak namluların, tankların, helikopterlerin, uçakların karşısına dikilerek bumenfur girişimi engellemiştir.

Gazi Mustafa Kemal'in İstiklal Harbi'ni başlatmasını ve zafere ulaştırmasını sağlayan inancın bir benzeri, 15 Temmuz'da Türkiye'nin tüm şehirlerinde adeta yeniden vücut bulmuştur. Nasıl İstiklal Harbimiz ülkemizde yeni bir dönemi başlatmışsa, 15 Temmuz Zaferimiz de Türkiye'nin önünde yeni kapılar aralamış, 15 Temmuz gecesi dökülen şehit kanları, bağımsızlığımızı korumanın yanında milletimizin birlik, beraberlik ve kardeşliğini pekiştirmesine vesile olmuştur.

Bilinmelidir ki; dinini, dilini, milliyetini, vatanını, devletini bilmeyen her birey, terör örgütlerinin potansiyel hedefidir. Bizler bir daha 15 Temmuzlar yaşamamak için, hem ilmiyle hem gönlüyle geleceğine yürüyen nesiller yetiştirme gayreti içerisinde olacağız.

Bugün milletimizin tarihinde unutulmayacak, unutulmaması gereken, unutturmayacağımız bir günün yıldönümüdür. 15 Temmuz sadece Türkiye tarihinde değil, dünya demokrasi tarihinde de yerini alan, şerefli bir direniş örneğidir. Kapkara bir geceden aydınlık bir sabaha uyanışımızdır.

Bugün, ihanetin ve aynı gün gelen kurtuluşun, yeniden dirilişin yıl dönümüdür.

Bugün, milletin cesareti ve kararlılığı ile vatanını savunmasının, iradesine sahip çıkmasının, ihanete karşı topyekûn direnişinin yıldönümüdür.

Bugün, milletin devletiyle bir olup, bütün olup şerefli diriliş destanını yazdığı günün yıldönümüdür. Bugün bizim onur günümüzdür.

15 Temmuz bu yönden Milletimizin yeni bir kurtuluş mücadelesi olmuştur. Milletin demokrasiye ve hürriyetine sahip çıkma iradesi ve mücadelesinin zaferi olmuştur. Bu yüzden 15 Temmuz dramını bu millete yaşatan hainleri, bir kez daha hep birlikte lanetliyoruz... Bugünü, bu dramı ve ihaneti asla unutmayacağız.

Ogün diriliş onurunu bizlere yaşatan, 15 Temmuz Şehitlerimizi ve Gazilerimizi, emanet ettikleri destanı da asla unutmayacağız.

Bizler bu ruhu kaybetmediğimiz sürece ve bizden sonraki neslimize de en güzel şekilde aktarabildiğimiz takdirde; hiçbir hain, emeline ulaşamayacak ve bu cennet vatanda hür ve bağımsız Türkiye Cumhuriyeti ilelebet payidar kalacaktır.

Türk Milleti tarihinin her döneminde hem içeriden hem dışarıdan hain odakların hedefinde olmuştur. Ancak tarih ihanet şebekelerini değil, her zaman büyük Türk Milletinin kahramanlıklarını yazmıştır.

Bu cennet vatanın kahraman evlatları, bütün terör örgütlerine karşı mücadelesini artan bir kararlılıkla ve her daim, bundan sonra da sürdürecektir.

15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü dolayısıyla bu toprakları bizlere vatan kılan kahraman ecdadımıza ve 15 Temmuz'da zaferi, canlarıyla, kanlarıyla kazandıran kahraman şehitlerimize Yüce Allah'tan rahmet,gazilerimize sağlıklı uzun ömürler diliyor, milletimizin 15 Temmuz zaferini yürekten kutluyorum.   

Süleyman MENEK

Foça İlçe Milli Eğitim Müdürü